Kök Hücre ( Kordon Kanı ) Saklanmalı mıdır ?
Kişisel olarak da olsa kordon kanı ya da kök hücre saklatmanın mutlaka ki yararları olabilecektir. Bu yararlar gerek şu an mevcut bilinen hastalıklar ve gerekse de çok hızlı ilerleyen genetik bilimi sayesinde, gelecekte tedavi potansiyeli taşıyan diğer bir çok hastalık için geçerli olacaktır. Bu nedenle bir çok hekim bu konuya pozitif yaklaşmaktadır.
Tüm bu yararlarla birlikte, kordon kanı ya da kök hücre saklamanın beraberinde getirdiği bir kısım sorular da vardır. Örneğin, hayatın akışı içinde habis değişiklikler göstermiş olan aynı kök hücrelerin, tedavi amaçlı naklinin, şu anki bilgiler ışığında ne gibi sonuçlar doğuracağı bilinmemektedir. Ayrıca, henüz ülkemizde çok fazla gündeme getirilmeyen başka bir konu da etik sorunlardır. Saklanan hücrelerin sahibi, harcamayı yapan aile mi yoksa kanın sahibi bebek midir ? İlerde aile fertlerinden birden fazlası için kullanım gerekliliği duyulduğunda hukuken kimin önceliği olacaktır? Üçüncü şahıslara nakil için kimin izin vereceği konusu da etik konulara önem veren ülkeler için çok büyük tartışma konusudur. Kadın doğum uzmanlığı ahlaki kararlar verecek veya finansal danışmanlıklar yapacak bir konumda değildir. Ancak, kordon kanının saklanması konusunda sorularla karşı karşıya kalan her doktor, hasta ailelerine, sağlıklı karar verebilmelerine yardımcı olacak teknik bilgiyi verecek dağarcığa sahip bulunmalı ve bu konuda istekli olmalıdır.
Hatta ülkemizde ve dünyada insanlara yardım etmek ve bundan ticari yarar sağlamak amacı ile Kordon kanı bankası bile oluşmuş durumdadır.
Kişisel olarak da olsa kordon kanı ya da kök hücre saklatmanın mutlaka ki yararları olabilecektir. Bu yararlar gerek şu an mevcut bilinen hastalıklar ve gerekse de çok hızlı ilerleyen genetik bilimi sayesinde, gelecekte tedavi potansiyeli taşıyan diğer bir çok hastalık için geçerli olacaktır. Bu nedenle bir çok hekim bu konuya pozitif yaklaşmaktadır.
Tüm bu yararlarla birlikte, kordon kanı ya da kök hücre saklamanın beraberinde getirdiği bir kısım sorular da vardır. Örneğin, hayatın akışı içinde habis değişiklikler göstermiş olan aynı kök hücrelerin, tedavi amaçlı naklinin, şu anki bilgiler ışığında ne gibi sonuçlar doğuracağı bilinmemektedir. Ayrıca, henüz ülkemizde çok fazla gündeme getirilmeyen başka bir konu da etik sorunlardır. Saklanan hücrelerin sahibi, harcamayı yapan aile mi yoksa kanın sahibi bebek midir ? İlerde aile fertlerinden birden fazlası için kullanım gerekliliği duyulduğunda hukuken kimin önceliği olacaktır? Üçüncü şahıslara nakil için kimin izin vereceği konusu da etik konulara önem veren ülkeler için çok büyük tartışma konusudur. Kadın doğum uzmanlığı ahlaki kararlar verecek veya finansal danışmanlıklar yapacak bir konumda değildir. Ancak, kordon kanının saklanması konusunda sorularla karşı karşıya kalan her doktor, hasta ailelerine, sağlıklı karar verebilmelerine yardımcı olacak teknik bilgiyi verecek dağarcığa sahip bulunmalı ve bu konuda istekli olmalıdır.
Hatta ülkemizde ve dünyada insanlara yardım etmek ve bundan ticari yarar sağlamak amacı ile Kordon kanı bankası bile oluşmuş durumdadır.